Son yıllarda Türkiye’de hava sıcaklıklarında gözlemlenen hızlı artış, yalnızca mevsim normallerinin üzerine çıkmakla kalmıyor, aynı zamanda sağlık, tarım, su kaynakları ve yaşam kalitesi üzerinde ciddi etki yaratıyor. Bu yazıda, sıcaklık trendlerini veriyle ele alıyor; artışın nedenlerini, etkilerini ve alınabilecek önlemleri değerlendiriyoruz.
Sıcaklık Artışındaki Eğilimler ve Veriler
1970–2010 dönemiyle kıyaslandığında, Türkiye genel sıcaklık ortalamaları yaklaşık +1,4 °C gibi belirgin bir artış gösterdi. Bu artış, Prof. Dr. Doğanay Tolunay’a göre, 21. yüzyıl sonuna dek *5–5,5 °C’*ye ulaşabilir.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre; 2024 yılı Türkiye’de 15,6 °C ortalama sıcaklık ile, 1991–2020 normali olan 13,9 °C’nin yaklaşık 1,7 °C üzerinde olup, son 53 yılın en sıcak yılı olarak kayıtlara geçti.
Ayrıca, 2024 yazı, 1970’den bu yana ölçülen en sıcak yaz olarak değerlendirildi; haziran–ağustos döneminde ortalama sıcaklıklar normallerin yaklaşık 2 °C üzerindeydi, 76 milyon insan bu dönemde en az 30 günlük aşırı sıcak (CSI 3 ve üzeri) etkisine maruz kaldı.
Aşırı Sıcaklığın Görülme Sıklığı ve Süresi
Türkiye’de, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri başta olmak üzere, sıcak hava dalgalarının sıklığı her 10 yılda yaklaşık 0,4 gün artarken, süresi 2 gün, yoğunluğu ise 2 °C daha fazla artış gösterdi.
Sıcak gündelik aşırının 1950–2017 yıllarında ortalama +2,4 gün/yıl artış gösterdiği, özellikle Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde bu eğilimin istatistiksel olarak anlamlı şekilde sürdüğü belirtildi.
Sıcaklık Artışındaki Mekanizmalar
Aylık sıcaklık verileriyle yapılan trend analizlerine göre, Türkiye’nin tüm bölgelerinde ve aylarda genel bir sıcaklık artışı gözlemleniyor; özellikle ağustos ve eylül aylarında sıcaklıklar sıkça yükselirken, aralarındaki farklarda da artış yaşanıyor
İklim değişikliğinin ana nedeni, fosil yakıtların yoğun kullanımı sonucu sera gazı emisyonlarının yükselmesi, bu da sıcaklıkları küresel ve yerel ölçekte artırıyor. Türkiye’de karbon salımları, küresel toplamın %1’i civarında ancak etkisi giderek büyüyor
Etkileri: Sağlık, Kuraklık ve Ekosistem
Sağlık açısından, İstanbul’da yalnızca 2004–2017 döneminde yaşanan 30 sıcak dalgasında, fazladan 4‑4.300 ölüm kaydedildi. Özellikle 2007, 2010 ve 2017’deki sıcak dalgaları en ciddi sonuçlara yol açtı
Kuraklık riski artıyor: Kış sezonu olan Aralık 2024–Şubat 2025 dönemi, normallerin 0–2,5 °C üzerinde geçerken, meteorolog Prof. Dr. Murat Türkeş “yeni bir kurak dönemin içindeyiz” diyerek su yönetimi açısından ülkede alarm verdi
Ekosistemlerde su kıtlığı, erozyon, tarım verimlilik düşüşü, orman yangınları ve deniz canlılarına yönelik olumsuz etkiler (örneğin marmara denizinde müsilaj artışı) giderek büyüyor
Gelecek Tahminleri ve Senaryolar
Küresel ve bölgesel iklim modellerine göre, senaryolara bağlı olarak 21. yüzyıl sonunda Türkiye’de sıcaklıkların batıda 4,5 °C, doğuda ise 6 °C artması mümkün
Eğitim, adaptasyon ve mevzuat eksikliklerine karşın, iklim kanunu ve eğitim müfredatı konularında bazı gelişmeler var; ancak uygulama sürecinin geliştirilmesi kritik
Sonuç ve Öneriler
Türkiye’de sıcaklıklar yalnızca istatistiklerle değil; gün yüzü, erken gelen yazlar, kısa bahar dönemleri, sağlık etkileri ve su krizleriyle hayatımıza işliyor. Bu durum artık “anormal” değil; maalesef bir trend haline dönüştü.
Öneriler:
Sera gazı emisyonlarının azaltılması, fosil yakıtların kademeli bırakılması.
Kent içi adaptasyon: yeşil alan artırımı, ısı ada etkisini azaltmak için kentsel düzenlemeler.
Su kaynaklarının verimli kullanımı, kuraklık senaryolarına uygun planlama.
Halk sağlığı önlemleri: sıcak dalgalarının erken uyarı sistemi, yaşlı ve hassas gruplar için rehberlik.
İklim bilinci eğitimi: okullarda müfredatla desteklenmeli, toplumla yaygınlaştırılmalı.


